Doğal Olmayan Omega-3
Görünen o ki sentetik omega-3 içeren balıkları tüketmemize az kaldı.
Bu yazıda insan vücudunda üretilmeyen ve yiyeceklerle alınması zorunlu olan bir yağ asidi üzerine yeni girişimlerden bahsedeceğim.
Şifa kaynağı doğal tereyağı, çiftlik ortamında nasıl margarinden tehlikeli gıda haline getirildiyse, omega-3 üzerinde de yaklaşık çalışmalar var. Sebep artan gıda ihtiyacını karşılamak bahanesinin ardındaki para kazanma hırsı ve getirdiği acımasız rekabet sonucu üretici mecburiyetleri.
Sığırlar daha çok süt versin, daha fazla ağırlık kazansın diye daha fazla enerji ve protein verilmesi zorunluluğu vardır. Fakat sindirim sisteminin de bir tahammül sınırı vardır ve bu sınır çoktan aşılmış durumdadır. O halde daha fazla enerji ve proteini nasıl verebiliriz sorusuna cevap teknolojiden geldi ve sindirim sistemini emilim dışında meşgul etmeyen gıda benzeri kimyasallar üretildi. Palmiye yağının kalsifiye edilmesiyle hazır enerji ve azot moleküllerinin kaplanması sonucu sahte protein.
Bu gıdaları tüketen sığırların sütü süt olmaktan, etleri de et olmaktan çoktan çıktı.
Basından öğrendiğim kadarıyla benzer durum Omega-3 için de planlanmaya başlamış. Omega-3 üreten algler, bol karbondioksit içeren ve sıcak ortamda (25 C) daha fazla omega 3 üretmeye zorlanacak. 1 ton karbondioksitten 1 ton alg elde edilecek ve bu alglerin kurutulmasıyla 300-400 kg. Omega-3 elde edilmesi planlanıyor.
Üstelik bu proje deneme aşamasında olmasına rağmen Norveç devletinden 1 milyon dolarlık bütçeyi çoktan kapmış durumda.
