Gölyaka Hava Parkı
Gölyaka’ya yapılmasını planladığımız, gerçekleştirmek için hava sporları derneği kurduğumuz hava parkı projesinin son aldığım bilgilere göre iş jetlerinin inebileceği tarzda havalimanı projesine dönüştürüldüğünü duydum. Bu haber, beklediğimiz bir gelişme değil.
Gölyaka ve Düzce’nin geleceği için, ilk önce şu soru sorulmalıdır?
- Hava parkının yapılacağı Gölyaka ve bir şehir olarak Düzce ulaşım için kendisine bir havalimanı mı istemektedir?
- Yoksa çeşit çeşit havacılık sporları ve etkinliklerinin yapılacağı, bölgeyi havacılık turizmi ile kalkındırmanın yegane gereği hava parkı mı istemektedir?
Üstelik bu hava parkı ile dolmuş uçak, ambulans uçak, acil yardım uçağı kullanımı mümkün olacak; helikopter inişleri için kullanılabilecektir.
Hava parkına kurulacak müze ve bu müzeye kazandırılacak uçak çeşitliliğiyle uluslararası bahsedilir, yüksek turizm potansiyeline sahip bir yapı olacaktır.
Havaalanı olarak kurulursa; sportif havacılık yapılamayacak, havacılık turizminden söz edilemeyecektir. Alandan kalkacak dolmuş uçaklara iniş yapacakları herhangi bir havaalanı şu an için ülkemizde mevcut olmadığından, tesis kullanılamaz hale gelecektir.
Hava parkı olarak yapmak, hem işletme kolaylığı hem de sportif havacılıkta kullanabilmek için gereklidir. Hava parkı olması, hava ulaşımında kullanılmasına engel değildir.
Bu tesisi havalimanı olarak yaparsak, hiçbir hava sporu yapılamayacağı gibi sadece yaz aylarında iki günde bir sefer yapılan Kocaeli Cengiz Topel Havalimanı’ndan daha atıl bir tesis yapılmış olunacaktır.
Gölyaka’nın özelliği, en büyük güzelliği Gölyaka merası boş yere heba edilmiş olacaktır. Gölyaka’da yaşayan herkese ait bir bölgede kurulacak ve ücretsiz yapılması planlanan hava sporları için ticari bir işletme, özellikle para kazanmak için gelecek yabancı bir işletmeci asla kabul edilebilir bir durum değildir. Bu yatırımı Gölyaka kendisi yapıp işletmesini de üstlenebilir.
Şimdi havacılığa uzak olanları bilgilendirmek için havalimanı (kapasitesine göre büyük ve küçük), Stolpark ve Hava Parkları inceleyelim:
1- HAVALİMANI
Bütünü ya da bir bölümü içinde hava araçlarının; iniş, kalkış ve yer hareketlerini gerçekleştirebilmeleri için karada veya suda oluşturulmuş, (bina, tesis ve teçhizatla donatılmış) tanımlanmış sahadır.
İniş kalkışları düzenlemek üzere havalimanı kontrol kulesi, hava trafik kontrol memuru, radar ve kategorisine göre elektronik donanımlar içerir.
Ticari uçuşlar için kullanılmaktadır. Kullanım yoğunluğu arttıkça uçak park alanı ve yolcu terminal alanı büyüse de pist ebatları ve elektronik donanım olarak her boyuttaki havalimanı için vazgeçilemeyecek zorunluluklar vardır.
A Kapasitesi Büyük Havalimanı
B Kapasitesi Küçük Havalimanı
2- STOL TİPİ HAVAALANI – STOLPARK (STOL = Short TakeOff and Landing)
Kısa mesafeli iniş kalkış özelliğine sahip (stol) uçakların iniş kalkış yaptığı havaalanlarına denir. Stol tip havaalanlarının diğer havalimanlarından ayıran farkı; pist mesafesinin kısa olmasıdır.
Dünya üzerindeki örneklerinde coğrafi şartlar daha uzun havaalanı yapımına izin vermediği için, bu tip havalimanı yapıldığını göstermektedir. Bu tip havaalanlarında pistin kısalığı dışında her şey diğer havalimanlarındaki gibidir. Bu havalimanlarına stol (kısa mesafede inip kalkabilen) kabiliyete sahip uçaklar uçabilir.
3- HAVA PARKI – AIRPARK
Birçok hava sporunun, uçuş eğitiminin ve havacılık etkinliklerinin yapılabildiği, SHGM Mevzuatları gereği kolaylıklar sağlanmış olan bireysel ve grup amaçlı kullanıma uygun küçük hava alanı yerleşkelerine hava parkı denir.
Mevzuat gereği radar, kontrol kulesi, hava trafik kontrol memuru gerekli değildir. İniş ve kalkışlar kaptan pilotun sorumluluğundadır.
Uygulamasını hava parkı işleticisinin yapacağı zorunlu havacılık kuralları dışında, hava sporcularına etkinliklerini gerçekleştirmelerinde kısıtlama yoktur.
Yapılmasını / yapmayı istediğimiz seçenek budur